Kırıldım

Bazen… Olmadık bir anda… Hiç umulmadık zamanda…

Çok sevdiğin, çok değer verdiğin, çok umrunda olan bir insanın, aslında hiç de umrunda olmadığını fark edersin… Üzülürsün.

Üzüldüm, kırıldım ben. Her yönelişim, her serzenişim boş bir duvarla iletişim kurmaktan farksızmış meğer. Kabullenemedim ki… Bu yazının devamını oku

Bebekte Marka

Marka takıntısı… Çok olmasa da vardır bende biraz. Bu halimden pek memnun değilim ama her türlü alışverişimde markanın üzerimde olumlu yönde etkisi vardır. Giyimimde önem veririm kaliteye, markasız şeylerde de yok mudur kalitelisi? Vardır mutlaka ama bana denk gelmedi, bazı şeylerin duruşu bile başka oluyor. Çok zengin değilim ama 3 tane değil 1 tane giyerim, kaliteli giyerim ve belli bir standardı korurum. Neyse lafı dolandırmaya gerek yok var bende bu hastalık. Belli başlı markalarım vardır ve pek de çıkmam dışına. Bu yazının devamını oku

Kızım

Emeklemeye fazla alışmış kızımın pek de yürümeye niyeti olmadığını düşünüyorum. Ne de olsa emekleyerek bütün işini görüyor, her yere girip çıkıyor, bir yere tutunup kalkarak ulaşmak istediğine bir şekilde ulaşıyor hatta bizimle yaklamaç oynuyor. Kısaca, ne gerek var yürümeye havalarında, ayaktayken ellerini bırakmaya niyetlensek hemen oturuveriyor yere.

Yürümesini dört gözle bekliyorum çünkü yerde sürünüp, süpürge makinesi görevi görmesinden gına geldi artık bana. Bir de benim shaggy halıların aralarını parmaklarıyla karıştırıp araştırma yapması yok mu, deliriyorum. Yürüyünce başıma neler gelecek bilmiyorum tabi, bu günleri arar mıyım acaba? Bu yazının devamını oku

Bu Sefer Oldu Galiba

Merak edenler vardır mutlaka bugünkü KPDS telaşımı..

1.     Kızım gece uyudu ve beni üzmedi. Sabah uykumu almış olarak uyandım ve kızımı kayınvalideme bırakıp gittim sınava.
2.     Sınava İTÜ’de girdim. Evden 20 dk.’da üniversiteye ulaştım ancak gireceğim fakülteyi bulmak için bir 20 dk.’da üniversite içinde arabayla dolaştım. Bu yazının devamını oku

Şaka Gibi

Tarih tekerrürden ibarettir değil mi? Yarın KPDS’ye girecek olan anne kişisi olarak şurada bahsi geçen kabusun aynısını görme ihtimalini taşıyorum.

Dersler bitti ve artık Final dönemindeyim. Normalde hasta değilken maşallah çok güzel uyur kızım ve ben bundan hiç bahsetmiyorum artık. Nazara inanıyorum, bu başkasının da olabilir benim de ama ağzımdan kızımla ilgili iyi bir şey çıktığında kesinlikle tersi oluyor. Bunu defalarca tecrübe etmiş bir anne olarak artık böyle konularda sadece susmayı tercih ediyorum. İşte bu güzel uyuyan kız ne hikmetse benim sınav günlerimi buluyor, uyumayıp bir de geceyi katletmek için. Bebeğime haksızlık etmek istemiyorum aslında, onun sıkıntıları da hep benim sınav zamanlarımı buluyor işte. Bu yazının devamını oku

Blog Yazmak

Geçenlerde kader ortağım olan blog arkadaşım çocukcayaşamak mimlemişti beni. Bu yazı o mime cevaptır.

Benim için blog yazmak için özel bir mekan yok aslında, kafam estiyse her bulduğum yerde yazıyorum. Evin genellikle salon ve mutfağında, bazen okulun kütüphanesinde, bazen uzun bir yolda arabanın arkasında otururken tabi kızım uyuyorsa. Yeter ki netbook’um olsun yanımda, netbook’uma o kadar bağlıyım ki, onsuz bir hayat düşünemiyorum:) Bu yazının devamını oku

Ders Çalışmak mı?

Bu dönem dersler bitti ve bu hafta itibariyle de finaller başlıyor. Doğal olarak bende hummalı bir çalışma içersindeyim lakin hem anne hem öğrenci olunca çalışma şeklide pek normal olamıyor. Baba evde olduğundaki kısmını anlatıyorum çünkü o yokken çalışmam zaten bir hayal. Bu yazının devamını oku

Battaniyemiz Olmadan Asla

Eddie Murphy’nin başrolde oynadığı “Imagine That” filmini hatırlayan vardır mutlaka. Kızıma hamileyken vakit boldu tabi, akşamları DVD keyfi bambaşkaydı o zamanlar. İşte bu filmi de o sıra izleme fırsatı bulmuştum. Filmin konusu, battaniyesi olmadan hiçbir yere gitmeyen ve onunla eğlenceli bir hayal dünyası kurmuş küçük bir kızın, babasını da bu hayal dünyasına dahil edişiyle yaşanan olaylardı. Bu yazının devamını oku

Vaktim Yok…

Ölümleri, yaşamakları, gitmeleri, gelmeleri, bugünleri, dünleri ve yarınları çok mu ciddiye alıyoruz… Ölmeme ihtimalimiz yok oysa, yaşama garantimizse hiç yok. Ne büyük tezatlıkların, ne büyük uyumuyla dolu bu alem. Ne büyük hayallerin, ne büyük kırıklıklarıyla dolu. Şöyle derinden düşününce, aldığım her nefesi ölümden bir kurtuluş mu sayıyorum ben… Yoksa her nefes beni ölümüme bir adım daha yaklaştıran vesile mi sadece… Bu yazının devamını oku

Anlaşılamamak / Anlaşamamak

Adamın biri halısını 110 akçeye satıyormuş, oradan geçen biri “bu halının değeri 150 akçe eder, çok ucuza satıyorsun” demiş. Adam dönmüş ve “ama ben 110’a kadar saymayı biliyorum” demiş. Bu kıssayı, yazının devamında da anlaşılacağı gibi moralimin bozulduğu bir gün eşim anlatmıştı. O gün bana ilaç gibi gelmişti ve o gün bugündür karşımdakinin sayabildiğinden fazlasını saymam. Bu yazının devamını oku